Davranışsal Finans Nedir?

Davranışsal finans, insanların finansal kararlarını nasıl aldığına ve bu kararların neden bazen rasyonel olmadığına odaklanır

davranışsal finans

Davranışsal finans, insanların finansal kararlarını nasıl aldığına ve bu kararların neden bazen rasyonel olmadığına odaklanır. Bu alanda çalışmalar yapan araştırmacılar, insanların finansal kararlarında sıklıkla ortaya çıkan yanlış anlama, önyargı veya duygusal davranışları incelerler.

Davranışsal finansın temeli, insanların doğal olarak mantıksal düşünme biçiminden farklı bir düşünce yapısına sahip olmalarından kaynaklanıyor. İnsanlar finansal kararlarını verirken, işaretleri yanlış okuma, riski aşırı veya az tahmin etme, geçmiş deneyimlere dayalı kararlar alma eğilimi gibi faktörlerden etkilenebilirler.

Bu konuda yapılan çalışmaların amacı, insanların finansal kararlarını daha iyi anlamak ve daha doğru kararlar vermelerine yardımcı olmaktır. Bu amaçla, davranışsal finans araştırmacıları insanların finansal kararlarını neyin etkilediğini, bu etkilerin neden bazen yanıltıcı olduğunu ve insanların finansal kararlarında hangi yanlış anlama ve önyargıların yer aldığını detaylı bir şekilde incelerler. Davranışsal finansın birçok önemli araştırma konusu vardır. Bunlardan biri, insanların risk algısı ve risk yönetimiyle ilgilidir. İnsanlar, bazen belirsizlikleri yanlış değerlendirerek risk düzeyini aşırı veya az tahmin edebilirler. Başka bir konu ise, insanların hisse senedi yatırım kararlarıdır. Bazı yatırımcılar duygusal davranarak, hisse senetlerine aşırı derecede yatırım yapabilirler.

Davranışsal finansın bir diğer önemli konusu da, insanların para harcama alışkanlıklarıdır. İnsanlar, çoğu zaman rasyonel olmayan nedenlerle para harcarlar. Örneğin, birçok insan indirimli ürünleri satın almaya eğilimlidir, ancak bu ürünlerin gerçekten ihtiyaçları yoktur.

Sonuç olarak, davranışsal finans insanların finansal kararlarını daha iyi anlamak ve daha doğru kararlar vermelerine yardımcı olmak için çok önemlidir. Davranışsal finans araştırmaları, insanların finansal kararlarını etkileyen faktörleri daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir ve yeni stratejiler geliştirmemize yardımcı olabilir.

Davranışsal Finans Teorisi Nedir?

Davranışsal finans teorisi, insanların finansal kararlarını nasıl aldığına ve bu kararların neden bazen rasyonel olmadığına odaklanan bir akademik disiplindir. Bu teori, standart finans teorisindeki varsayımların bazen gerçek hayatta geçerli olmadığını savunur.

Davranışsal finans teorisine göre, insanlar finansal kararlarını verirken, tamamen rasyonel ve mantıklı hareket etmezler. Bunun yerine, çeşitli önyargılar, yanlış anlamalar ve duygusal faktörlerden etkilenebilirler. Bu durum, insanların finansal kararlarında bazen hatalar yapmasına neden olabilir.

Davranışsal finans teorisi, insanların finansal kararlarında sıklıkla ortaya çıkan birtakım önyargıları inceler. Örneğin, insanlar genellikle geçmiş performanslara dayanarak gelecekteki getirileri tahmin edebileceklerini düşünürler. Ancak bu, genellikle yanıltıcı bir yaklaşımdır çünkü her yatırım fırsatının geçmişiyle aynı sonucu vereceği garantisi yoktur. Ayrıca, insanlar riskleri yargılarken, bazen riski aşırı veya az tahmin edebilirler.

Bu teori, insanların finansal kararlarında duygusal faktörlerin de önemli bir rol oynadığını savunur. Örneğin, kayıpların acısı kazançların keyfinden daha fazla olabilir ve bu nedenle insanlar kayıpları önlemek için bazen risk almaktan kaçınırlar.

Davranışsal finans teorisi, yatırım davranışlarına da odaklanır. Yatırımcılar, hisse senedi fiyatlarında düşüş bekledikleri zamanlarda satış yapma eğilimindedirler, ancak fiyatlar yükseldiğinde alım yapmaktan çekinebilirler. Bu yaklaşım, yatırımcıların piyasa dalgalanmalarında yanlış kararlar almalarına neden olabilir.

davranışsal finans nedir

Davranışsal Finansta Yapılan Karar Verme Hataları ve Önyargıları

Davranışsal finans, insan davranışlarının finansal karar vermede etkisini inceleyen bir alandır. Karar verme sürecinde yapılan hatalar ve önyargılar arasında şunlar sayılabilir:

  1. Anchoring (Bağlama Etkisi): Karar verme sürecinde ilk edindiğimiz bilginin sonuç üzerindeki etkisinin fazla olmasıdır.
  2. Confirmation Bias (Onaylama Yanılgısı): Karar verme sürecinde, var olan görüşlerimizi destekleyen bilgileri ararız ve diğer bilgileri göz ardı ederiz.
  3. Overconfidence (Aşırı Özgüven): Kendimizi aşırı derecede becerikli veya başarılı sanmak, düşük ihtimali olan olayların gerçekleşmesine fazla değer vermemize neden olur.
  4. Hindsight Bias (Geriye Dönük Yanılgı): Karar verdikten sonra sonucun ne olacağına dair tahminlerde bulunma eğilimindeyiz ve sonucun oluştuğunu bildiğimizden dolayı daha önceden fark edebileceğimizi düşünürüz.
  5. Loss Aversion (Kayıp Korkusu): Kaybetme korkusu, risk almayı engelleyen bir faktördür ve bu nedenle kişiler genellikle güvende hissettikleri yatırım araçlarına yönelirler.
  6. Herding (Sürü Davranışı): Diğer insanların yaptığı davranışları takip etme eğilimindeyiz ve bu nedenle, çoğunluğun yaptığı kararları izleyebiliriz.
  7. Availability Bias (Kullanılabilirlik Yanılgısı): Karar verme sürecinde öncelikli olarak akla gelen bilgilerin daha önemli olduğunu düşünürüz ve diğer bilgilere fazla önem vermez hale geliriz.
  8. Endowment Effect (Mülkiyet Etkisi): Sahip olunan varlıklara fazla değer atfetme eğilimindeyiz ve bu nedenle, ellerimizde olan yatırım araçlarını satmakta zorlanabiliriz.

Bu hatalar ve önyargılar, finansal karar verme sürecini etkileyebilir ve doğru kararlar alınmasını engelleyebilir.